Korkudan Söylenen Yalanlar

Çocuklar korktukları zaman sık sık yalana başvururlar yani durumu ve olayı değiştirerek anlatırlar. Annesinin çok sevdiği vazosunu kıran dört yaşındaki bir çocuk, vazonun kırıldığından haberi olmadığını ya da vazoyu kedinin kırdığını söylerken, aslında yalan söylemiyordur. Çünkü burada ne bilinçli bir zarar verme, ne de bilinçli bir kandırma davranışı vardır. Burada sadece ve sadece korku duygusundan kaynaklanan, çocuğun kendisini koruma davranışı vardır. Uyku sırasında altına çişini yapan üç yaşındaki bir çocuğun, çişini yapmadığını söylemesi de yalan değildir. Sınıfta etkinlik sırasında kağıdını istemeden yırtan beş yaşındaki çocuğun öğretmenine "kağıdı ben yırtmadım" demesi de yalan değildir. Ancak on dört yaşındaki bir çocuğu öğretmenine hasta olduğunu bahane ederek ödevini yapmadığını söylemesi yalandır.

Küçük çocukların kendi dünyalarında kurguladıkları değişimleri yalan olarak kabul etmek hatalı olduğu kadar, çocuğa bu nedenle kızmak, yalan söylediğini yüzüne vurmak da, çocuğun kişilik gelişimi açısından büyük olumsuzluklar yaratır. Anne-babalar, çocuklarının bu tepkilerine karşın; "sanırım yanlış hatırlıyorsun bir kez daha düşünsen" ya da "gel bunu bir kez daha düşünelim,hatırlamıyor olabilirsin" şeklinde yaklaşabilirler. Ayrıca, "korkuyu" çocuk yetiştirmede ir araç olarak ailelerin çocuklarında yalan söyleme davranışına, diğer çocuklara oranla daha sık rastlıyoruz. O halde çocuklarımızı yetiştirirken "korkuyu" bir eğitim ve disiplin aracı olarak görmekten ve kullanmaktan en kısa zamanda vazgeçmeliyiz.